Tarım ve gıda ürünlerinde KDV düzenleme talebi

Antalya Ticaret Odası Başkanı Ali Çandır, daha önce iş dünyasının birikmiş KDV iadesinin Maliye Bakanlığı tarafından gündeme alınıp meclise taşınmasına ilişkin, “İş dünyasının birikmiş KDV alacağı gibi bir sorun gelişmiş ülkelerde örnekleri olduğu gibi ortadan kalkacaktır. Yine tarım ve gıda ürünlerinde uygulanan KDV oranlarındaki farklılıklarn üretici ve tüketici lehine düzenlenmesini de umut ediyoruz” dedi.

Tarım ve gıda ürünlerinde KDV düzenleme talebi
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Şubat ayıp olağan meclis toplantısı gerçekleştirildi. ATB Başkanı Ali Çandır toplantıda, gündem ve ekonomi yönünde açıklamalarda bulundu. Ali Çandır, iş dünyasının içerisinde bulunduğu zorlukların devlet tarafından uygulanan yeni istihdamda 6 ay sizden 6 ay bizden politikası, birikmiş KDV iadesi, ‘Önceliklendirilmiş ilave KGF (Kredi Garanti Fonu) kredileri, çok zor durumda bulunan işletmelerin kamu borçlarının yeniden yapılandırılması gibi ekonominin geneline yayılmış uygulamalarla, piyasadaki nakit sıkışıklığını hafifletmesini umduklarını ifade etti.

“2017 yılı beklediğimiz gibi geçmedi”

Tarım sektöründe 2017 yılının istedikleri gibi geçmediklerini söyleyen Çandır, “Sektörümüz geçmişte her küçülme döneminin ardından Türkiye ekonomisinin üzerinde bir büyümeyi gerçekleşmiştir. Ancak 2016 yılındaki daralmaya rağmen 2017 yılında Türkiye ortalamasının altında bir büyüme yaşadı. Çünkü bizler maliyet artışlarını satışlarımıza yansıtamadık. İhtiyaç duyduğumuz nakdi Türkiye ortalamasının iki kat üzerinde bir taleple krediye yüklenerek karşıladık. Edindiğimiz bu kredileri yatırıma dönüştürmek yerine, varlığımızı koruyabilmek için cari harcamalarımızda kullandık. Devletimiz de yaşadığımız bu durumu en az bizim kadar iyi biliyor ve takip ediyor. Yeni yatırımların önünü açmak, durağanlaşan, hatta daralan sektörümüzü rahatlatmak gibi amaçlarla yeni tedbirler alıyor” dedi.

Sıkıntıların aşılması yönünde sundukları rapor ve taleplerin, bakanlık tarafından dikkate alınıyor olmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Çandır, “Bizler bu rapor ve taleplerimizi “Antalya Yaklaşımı” kapsamında belirlemiş olsak da bunların önemli bir bölümü Türkiye ve sektörümüz geneline yaygınlaştırılmış olarak uygulaya konmuştur. Örneğin, uygun maliyetli ilave finansman kolaylığı sağlama talebimiz; NEFES, KOSGEB ve Kredi Garanti Fonu kefaletiyle yaygın bir biçimde uygulamaya konuldu. Vergi ve sosyal güvenlik yükümlülüklerini öteleme talebimiz; SGK primlerinin faizsiz olarak ertelenmesi ve biriken vergi borçlarının yeniden yapılandırılması olarak uygulamaya konuldu. Asgari ücrette yaşanan ciddi artışın sektörümüze yüklediği aşırı maliyetin hafifletilmesi talebimiz, İstihdam destekleriyle 2017 yılında uygulanmış ve böylece sadece oda ve borsa üyelerine 10 milyar TL destek sağlanmıştır. Bu destek 2018 yılında da yine “Milli İstihdam Seferberliği Kapsamında” uygulanmaya devam edecektir. Tarımsal üretim ve ticarette kümelenmeyi teşvik etme talebimiz; Tarıma dayalı ihtisas organize bölgeleri yönetmeliğiyle uygulamaya geçirilmiştir. Bu konuda örtü altı tarımın merkezi konumunda bulunan kentimizin kümelenmesi için ilgili araştırma faaliyetlerine başladığımızı ifade etmek isterim” diye konuştu.

“Tarım ve gıdada da düzenlenmesini umut ediyoruz”

İş dünyası için birikmiş KDV iadesinin yapılmasıyla ilgili taleplerinin TBMM’ye taşındığını hatırlatan Çandır, “Böylece iş dünyasının birikmiş KDV alacağı gibi bir sorun gelişmiş ülkelerde örnekleri olduğu gibi ortadan kalkacaktır. Yine tarım ve gıda ürünlerinde uygulanan KDV oranlarındaki farklılıkların üretici ve tüketici lehine düzenlenmesini de umut ediyoruz” dedi.

“Sağlıklı bir tarım sayımı yapılması gerekiyor”

1 Ocak 2018 tarihinden bu yana devletin, toprak analizi, mazot ve gübre gibi desteklerinin yanı sıra tarım havzaları üretim modeli destekleme listesinde yer alan; arpa, buğday, zeytinyağı, pamuk (kütlü), nohut, patates ve kuru soğan gibi 14 farklı ürün üretimini destekleyeceğini ancak bunun öncesinde özellikle bölgede sağlıklı bir tarım sayımı yapılmasını gerektiğini vurgulayan Çandır, şunları söyledi:

“2016 yılında Korkuteli ve Elmalı ilçelerimizde TÜİK verilerine göre 218 bin dekar alanda nohut üretilirken, geçtiğimiz yıl yine TÜİK rakamlarına göre 194 bin dekar alanda üretim yapılmıştır. 2016 yılında 38 bin ton üretim yapılırken, geçtiğimiz yıl 22 bin ton üretim yapıldığı ilan edilmiştir. Yani destekleme olmasına rağmen 26 bin dekar alanda nohut üretiminden vazgeçilmiş ve buna karşılık verim düşüşüne de bağlı olarak nohut üretimi 16 bin ton azalmıştır. İlan edilen bu sonuçlara göre iki tespitimi sizlerle paylaşmak isterim. İlk olarak rakamların doğruluğunu kabul edersek; üretimin artırılması ve sürdürülebilirliğin sağlanması gibi amaçlarla yapılan destekleme ödemelerinin amacına ulaşmadığını, üreticiyi motive etmediğini aksine üretimin destekleme kapsamında olmasına rağmen azaldığı görülmektedir. İkinci ve esas tespitimiz ise; üyelerimizle yaptığımız görüşmelerden de edindiğimiz bilgilere göre her iki ilçemizde de o miktarda bir nohut üretimi yapılmamaktadır. Dolayısıyla verilere göre belirlenen desteklenecek ürünlerde bir anlam ifade etmemektedir. Bu nedenledir ki öteden beri talep ettiğimiz sağlıklı bir tarım sayımı zorunluluk haline gelmiştir”

Yem zammına tepki

Çandır’ın konuşmasının ardından söz alan S. S. Antalya Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliği Başkanı Hüseyin Simav ise, süt fiyatlarındaki artışa değindi. Korkuteli ilçesinde kuraklık yaşandığını aktaran Simav, Şubat ayında süte 13 kuruşluk bir zam geldiğini, ancak yem sanayisinin de yüzde 5’lik bir zamla bu oranı geri aldığını söyledi. Bakanlığın süt ve ete müdahale edip, yem sektörüne müdahale etmediğini ileri süren Simav, yapılan süt zammının üreticiye olumlu yönde yansımadığını savundu.

Güncelleme Tarihi: 28 Şubat 2018, 11:49

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner97

banner82

banner83