Alanya'nın 15 Temmuz 2016 gecesini anlattı

15 Temmuz 2016'daki kalkışma gecesi Alanya kaymakami olarak görev yapan şuanki Giresun Vali Yardımcısı Dr. Hasan Tanrıseven, o gece yaşadıklarını sosyal medya hesabından anlattı.

Alanya'nın 15 Temmuz 2016 gecesini anlattı
İşte Tanrıseven'in ağzından Alanya'daki o gece:

ÖYLE BİR GECEYDİ Kİ O GECE…
Hayatınızda öyle anlar olur ki etkisi bir ömür boyu sürer. Ani bir karar almanız gerekir ve o kararın isabetli olup olmaması sizin ve birçok insanın hayatını ömür boyu etkiler.

15 TEMMUZ 2016 CUMA GECESİ
Alanya’da Dim vadisindeki muhtarlarla akşam bir araya gelmiş ve gecenin sonunda bir haftanın yorgunluğu vardı. Eve geldiğimde televizyonu açtım ve sesi kıstım. Eşimle konuşuyordum; ancak bir süre sonra televizyonda sürekli Boğaz Köprüsü görüntüleri gösterilince bir anlam vermedim ve sesini açayım dedim. Kısa bir süre sonra NTV sunucusu Başbakan Binali Yıldırım’ın son dakika gelişmesi olarak bağlandığını söyledi. Saat 23:10 sıralarında Başbakan Yıldırım “Doğrusu bir kalkışma ihtimali üzerinde duruyoruz” dedi.

“DARBE YAPIYOR BU ALÇAKLAR”
Başbakanın bu sözleriyle kan beynime sıçradı. İlk sözlerim “Darbe yapıyor bu alçaklar” oldu; hemen Emniyet Müdürünü aradım. Aynen şunu dedim: “Müdür bey, bu alçaklara teslim olmuyoruz. Direneceğiz.” Emniyet Müdürüne, Kriz Merkezini Emniyette kuracağımızı belirttim. Ardından İlçe Jandarma Komutanını aradım ve kendilerine darbe ile ilgili bir talimatın gelip gelmediğini sordum. Gelmediği söyledi. Ben de Komutana, “Hain darbecilere meydanı bırakmayacağımızı” belirterek, Emniyet Müdürlüğüne gelmesini söyledim. Evden çıkmak üzere iken Başsavcımız aradı, “Kendisine de durumu izah ettim ve kriz merkezine Başsavcımızı da Emniyete davet ettim.
SAAT 23:27
Saat 23:27’de Twitter hesabımı açarak, “Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir; çetelere teslim olmaz” şeklinde mesaj attım. O saatte yapılan başka bir açıklama olmadığı gibi bize gelen bir talimat da yoktu. Ancak ben darbeye direnmenin Anayasal bir görev olduğunu düşünerek doğrudan harekete geçmenin gerektiğini düşündüm.
Ben mesajı attıktan sonra televizyonlar “Genelkurmay’dan yapılan açıklamada Türk Silahlı Kuvvetlerinin yönetime el koyduğu” haberini geçti. Bazı arkadaşlarım “Attığın mesaj seni sıkıntıya koyabilir” diye uyarsa da “Safımızı belli edelim, darbecilerin emri altında çalışan bir kaymakam olmam” dedim.

ABDEST ALIP SİLAHIMI DA YANIMA ALDIM
Abdest alıp, o gün ilk kez silahımı da yanıma alarak Emniyete geçtim. Orada da Başsavcımız, Emniyet Müdürü ve Komutanla değerlendirme yaptık. Darbeye karışan olursa anında müdahale edilmesini istedim; arkadaşlar da tam destek verdi. Emniyet Müdürüne de Komutan yanımızda olduğundan, İlçe Jandarma Komutanlığının girişine Çevik kuvvet gönderilmesini ve giriş çıkışın engellenmesi talimatını verdim.

“ARAYANLARA DİRENİYORUZ” DEDİM
Sürekli telefonlar geliyordu, beni arayanlara “Anayasaya bağlıyız, Hükümetimizin yanındayız. Darbeye direniyoruz. Siz de direnin” dedim. İlçedeki halka da güven vermek için, kriz merkezinden bir resim ve aynı mesajları paylaştık; “Görevimizin başındayız” dedik.
Gece yarısından sonra Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan “Halkımızı meydanlara davet ediyoruz” deyince de “Bu iş bitti. Darbeciler mağlup oldu” dedim. Ardından Valilikten de gelen mesajda halkın meydanlara davet edilmesi istendi. Ben de el yazımla bir metin hazırladım hem belediye hoparlörleri ve bütün camilerden halkın meydanlara davet edilmesini söyledim.
Kriz merkezine gelen ya da meydana geçerek bizi arayan Belediye Başkanı ve siyasi parti Başkanları da “Devletimizin yanındayız” dediler.
Ardından da Başsavcımız, Emniyet Müdürümüz, Jandarma Komutanımız ve Rektörümüzle birlikte Meydana geçtik.

“KURULAN TUZAĞI ELBİRLİĞİYLE BOZDUK”
Meydanda Mikrofonu aldım ve hayatımın en kritik konuşmalarından birini yaptım. Ben konuşma yaptığımda Genelkurmay’da komutanlar darbeciler tarafından derdest edilmiş, TRT işgal edilerek, darbe bildirisi okunmuş ve büyük şehirlerde ise çatışma sürmekteydi.
Alanya Meydanında, Milletimizin darbecilere mutlak şekilde galebe çalacağına olan inançla bir konuşma yaparak şunları söyledim: “Görevimizin başındayız. Demokrasiye bağlıyız. Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine bağlıyız. Anayasamıza bağlıyız. Hep beraber bu oyunu bozduk.”

BİR KEZ DAHA DARBECİLERE “ÇETE” DEDİM
Atatürk Anıtı önündeki konuşmamda şunları kaydettim: “Bu gece Alanya’dan kimse bu çetenin yanında yer almadı. Biz devlet olarak ayaktayız ama bu tabloyu yaratan sizlersiniz. Demokrasiye, Anayasaya, devlete sahip çıkan sizler sayesinde devletimiz çok daha güçlü bir şekilde yoluna devam edecektir.”

“İSTER BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ OLSUN, İSTER PARALEL TERÖR ÖRGÜTÜ OLSUN”
Meydanda bulunan binlerce vatandaşımızın alkış ve sloganları arasında yaptığım konuşmanın son kısmında ise öfkeli ve kararlı olarak şunları belirttim:
“İster bölücü terör örgütü olsun, ister paralel terör örgütü olsun, ister DHKP-C olsun, ister hangi örgüt olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti devletini hedef alan bütün kanundışı çetelerin sonu hüsrandır.”
Ardından bir alkış tufanı koptu ve sabaha kadar meydanda demokrasi nöbeti tuttuk. O gün, Ülkemize kurulan bir tuzağı elbirliğiyle bozduk. Cumhurbaşkanımız önderliğinde, demokrasi sınavından milletimiz ve devletimiz alnının akıyla çıktı. O gece tarihi bir direniş gösteren bütün milletimize, çalışma arkadaşlarıma ve Alanyalılara müteşekkirim.
15 Temmuz vatanını seven ile ihanet edenler için bir turnusol kâğıdı oldu. Allah bir daha bu ve benzeri sıkıntıları milletimize yaşatmasın. 

Güncelleme Tarihi: 15 Temmuz 2020, 16:30

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner97

banner82

banner83