Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Esin Şanlı Sayın ise insülin direncinin mutlaka dikkate alınması gereken bir sorun olduğuna dikkat çekti.

“İNSÜLİN DİRENCİ BEYNİN ENERJİ KULLANIMINA ENGEL OLUYOR” 

İnsülin direncinin beynin bazı bölgelerinde enerji kullanımına engel olup olmadığını araştırmak için 2015 yılında Amerika’da çalışma yapıldığını belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Ayşenur Durna, “60 yaşında 150 kişinin üzerinde yapılan araştırmada, kişilerin insülin direnciyle beyin görüntüleri arasındaki ilişki araştırıldı. Yapılan çalışma sonucunda insülin direncinin fazlalığına bağlı olarak Alzheimer hastalığı riskinin arttığı belirlendi” dedi.

Bu çalışmanın Alzheimer hastalığı için risk oluşturabilecek önlenebilir bir faktörün daha belirlenmesine yardımcı olması bakımından oldukça önemli bir adım olduğunu sözlerine ekleyen Uzm. Dr. Durna, “Bu araştırmayla beynin hafızayla ilişkili bölgesinin yeterli düzeyde şeker kullanamadığı için fonksiyonlarını yapamadığı saptandı. Çalışma, JamaNeurology ve Amerikan Nöroloji Derneği’nin dergisinde yer aldı” ifadelerini kullandı.

İnsülinin, pankreas bezinden salgılanan ve vücuttaki kan şeker düzeyini dengeleyen hormon olduğunu söyleyen Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esin Şanlı Sayın ise, “Gıda alınımını takiben kan şekeri yükselmekte, buna bonus veren siteler yanıt olarak pankreas bezinden insülin salgısı olmakta ve kandaki şeker karaciğer kas ve yağ dokusu tarafından kullanılarak kan şekeri normal düzeye getirilmektedir” dedi.

İnsülin direncini azaltmanın en iyi yolunun doğru beslenme ve egzersiz olduğun ifade eden Uzm. Dr. Sayın şöyle devam etti: “İnsülin direnci, kandaki şekerin dokular tarafından kullanılmaması ve buna bağlı olarak pankreas bezinin daha çok insülin salgılamasıyla gerçekleşen bir durumdur. İnsülin direnci olan bireylerde uzun dönemde şeker hastalığı, Kardiyovasküler hastalıklar ve kiloya bağlı kanserlerin görülme sıklığı artmaktadır.”