UYKU APNESİ OLABİLİRSİNİZ!

Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Tıbbı Hizmetler Başkanı Uzm.Dr. Mehmet Akdağ, gündüz sürekli uykunun gelmesi, araba kullanırken veya kitap okurken zorlanmanın uyku apnesi hastalığının belirtisi olabileceğini ifade etti.

UYKU APNESİ OLABİLİRSİNİZ!

 Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Tıbbı Hizmetler Başkanı ve aynı zamanda Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzm. Dr. Mehmet Akdağ "Horlama ve Obstruktif Uyku (Tıkayıcı) Apne Sendromu" hakkında açıklamalarda bulundu.

banner111
Horlamanın insanlık süresince var olduğunu aktaran Uzm. Dr. Akdağ, rahatsızlığın genelde ailesel bir sorun olarak kabul gördüğünü dile getirdi. Horlamayı, nefes alma sırasında havanın dar bir alandan geçerken, çevresindeki yumuşak dokuların titremesiyle ortaya çıkan ses olarak tanımlayan Uzm. Dr. Akdağ, "Darlığın artmasıyla birlikte horlama sesi de yükselir. Üst solunum yolundaki kaslardaki tonus (kastaki gerilim) azalması sonucu dil arkaya kayarak diğer gevşek dokularla beraber vibrasyona yol açabilir. Horlamaya neden olan kas tonusunun azalmasına ise; alkol, sakinleştirici ilaçlar, bazı alerji ilaçları (antihistaminikler), tiroid bezinin az çalışması ve bazı kas hastalıkları neden olabilmektedir" dedi.

"Yaş ilerledikçe, horlama artıyor"
Horlamanın erkeklerin yüzde 24’ünde, kadınların ise yüzde 14’ünde görüldüğüne değinen Uzm. Dr. Akdağ, "Yaş ilerledikçe horlama sıklığı artmaktadır. Yapılan araştırmalarda ise erkeklerde 30 yaş altında horlama oranı yüzde 10 iken, 60 yaş üzerinde bu oran yüzde 66 olarak bulunmuştur. Horlama yaş dışında obezite ile de ilişkilidir; ideal ağırlığının yüzde 15 üzerinde olanların yarısından çoğunda görülür. Kişi uyandığında uykusuzluk ve aşırı uyku hali dışında ağız kuruluğundan şikayet edebilir" ifadelerine yer verdi.

Belirtileri
Obstrüktif (tıkayıcı) Uyku Apne Sendromu'nun (OSAS) önemli derecede ölüm oranlarına sebep olabildiğinin anlaşılması üzerine, tedavide önemli gelişmeler yaşandığını işaret eden Uzm. Dr. Akdağ, "Erişkinlerde gürültülü horlama, uygunsuz yerlerde uykuya dalma, konsantre olmada güçlük, unutkanlık, sinirlilik, depresyon, cinsel istekte azalma, uyanınca baş ağrısı gece boyunca sık idrara çıkma ya da yatağı ıslatma, çocuklarda ise fazla kilolu, büyük geniz eti ya da büyük bademcikleri olanlarda görülebilir. Çocuklarda her gece gürültülü horlama normal değildir. Mutlaka hastaneye başvurulması gerekir" dedi.

"Faktörler ortadan kaldırılmalı"
Horlama şikayeti ile gelen hastanın OSAS olup olmadığını polisomnografi (uyku testi) ile belirlenebildiğini kaydeden Uzm. Dr. Akdağ, "Horlamanın tedavisinde mümkünse horlamaya yatkınlık oluşturan faktörler ortadan kaldırılmalıdır. Burun etinde şişme oluşturan inflamatuar ve alerjik hastalıklar, geniz eti veya bademcikte büyüme tedavi edilmeli, hasta obez ise zayıflatıcı diyet önerilmeli, sakinleştirici etkisi olan ilaçlar kesilmeli, doğru uyku pozisyonu anlatılmalı, uykudan önceki üç-dört saat içinde alkol alınmaması tavsiye edilmelidir. Horlamanın cerrahi tedavisinde ise önce apne (uykuda solunumda durma) açısından hasta muhakkak değerlendirilmelidir" diye konuştu.

"Gündüz uykunuz geliyorsa dikkat"
Uzmç Dr. Akdağ şöyle konuştu: "OSAS’ın en önemli sonucu gündüz aşırı uyku halidir. Bu durumda hasta uyanık kalmakta ya da konsantre olmakta güçlük çeker. Araba kullanırken veya herhangi bir şey okurken zorlanır, çünkü bu monoton aktiviteler uykuyu daha da arttırır. Uyku Apne Sendromunun yol açtığı uykululuk pek çok trafik kazasına sebep olmuştur. Tedavi edilmeyen uyku apne sendromu sonuçları sağlığı tehdit eder. Tedavi edilmeyen uyku apne sendromunun en çok bilinen sonuçları arasında gündüz aşırı uyku hali, sabah baş ağrısı, bulantı, cinsel isteksizlik, iktidarsızlık, yüksek tansiyon, kalp krizi, inme ve depresyon yer almaktadır."

Güncelleme Tarihi: 11 Ağustos 2016, 16:39

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner97

banner82

banner83