Sürü psikolojisiyle hareket eden ezberci bir toplumuz!

Değerli okurlarımız millet olarak meslek kuruluşlarının önemini maalesef tam olarak kavramış değiliz. Neye, nereye, kime, niçin, neden hizmet ettiğimizi tam olarak kavrayamadığımız gibi, bu tür kuruluşlar niçin vardır, ya da var olmalı mıdır? Toplum olarak bu konularda son derece eksik, bilinçsiz ve bir kadar da duyarsızız. Hangi konuda olursa olsun, araştırmamak, öğrenmemek, okumamak, ya da okuduklarımızı, öğrendiklerimizi uygulamamak gibi kötü bir alışkanlığa sahibiz. Sürü psikolojisiyle, kulaktan dolma bilgilere göre hareket eden, ezberci bir toplumuz maalesef…

Meslek kuruluşları, insanların tek tek yapamadıklarını beraber yapması anlamına gelir. Yani birlikteliği, gönüllülüğü ve dayanışmayı temsil eder. Bir ülkede demokrasinin ve ekonominin gelişmesinde sivil toplum örgütleri ne kadar etkiliyse, aktif vatandaşlık anlayışı da bir o kadar güçlenir. Özellikle; meslek örgütü dernekleri, aktifliği sağlar içe dönük yaşantımızı dışsallaştırır. İnsanların arta kalan vakitlerini randımanlı ve yararlı bir şekilde geçirmesini sağlar ve topluma yararlı bireyler kazandırır. Sivil toplum örgütlerinde maddi çıkar ve kişisel menfaat kesinlikle söz konusu değildir. Mensubu olduğu meslek kuruluşunun, gelişmesine, kalkınmasına katkı sağlar ve sorumluluk duygusunu geliştirir. Mesleklerin mensupları bu duygu ve düşüncelerle hareket etmeleri gerekir.
Güven ilişkisine dayanan sivil toplum kuruluşlarında maddi-manevi lafı olmaz, olmamalıdır. Sivil toplum aktif ve sorumlu vatandaşlığın yaşama geçtiği alandır. Gönüllülük temeline dayanan sivil toplum kuruluşları, aynı zamanda bireysellikten toplumsallığa geçiş anlamı taşır. Bu anlamda dernekçilikle ilgilenen ilgili herkesin dernekçiliği, hizmet ettiği yeri çok iyi araştırması ve bilmesi çok önemlidir. Meslek örgütlerinin kurduğu derneklerin başarılı olmasındaki en önemli yol; kime, neye, nereye ve niçin hizmet ettiğini bilmektir.

ÖZELLİKLE MESLEK KURULUŞLARINDA ŞUBE OLMAK!
Ancak, Meslek örgütleri söz konusu olduğunda benimde son derece hassas olduğum bir konunun altını özellikle çizmekte yarar görüyorum. Tüzel kişilikleri olmadığı için şubelerin merkezlerine bağlı olmaları nedeniyle birçok ortamda söz sahibi olmaları mümkün değildir. Yani merkezlerinin kontrolünde hareket etme ve onların kurallarına harfiyen uyma zorunlulukları vardır. Örneğin; merkezi olan bir şube, federasyon vs... gibi yerlere katılamadığı gibi benzer resmi ortamlarda da söz hakkına sahip değillerdir. Kaldı ki ileride en ufak bir ters düşme durumunda tüm emek ve kazanımlarınızın boşa gitme ihtimali neredeyse yüzde yüzdür. Başka bir tabirle önünüzde otoban varken; virajlı, kasisli, dolambaçlı patika yollara girmeye gerek yok.
Meslek örgütlerinin ve mensuplarının asıl amacı temsil ettikleri mesleğe yasalar çerçevesinde özgürce hizmet etmek, kuruluşlarına sahip çıkmak ve her yönüyle kalkınmasını sağlamak olmalıdır. Ülkemizin neresinde olursa olsun, kendi tüzükleriyle kendi ayaklarının üzerinde durabilen, başkalarının boyunduruğu altına girmeden bağımsız, kendi merkezi kendi olan housekeeping derneklerinin, mesleğini meslek olarak kabul eden, öz güveni gelişmiş meslek mensuplarınca açılması, çoğalması mesleğin geleceği açısından büyük önem arz etmektedir. Bulunduğu illerde, ilçelerde amacına uygun çalışmaları bağımsız olarak yapabilmeli, temsil gücü çoğalmalı ve yükselmelidir. Gerekli şartlar oluştuğu takdirde, ivme kazanmak ve daha verimli olabilmek için federasyon çatısı altında toplanıp, güçlerine güç katabilmelidirler.
Yıllar önce, Housekeepıng’ de açılım başlığı adı altında benzer bir yazıyı kaleme almıştım. O günlerde bir iki tane olan bağımsız housekeeping dernekleri bu gün geldiğimiz noktada, HOTED, HEDD, KAHDER, MAHED, FEKHED VE DAHED gibi housekeeping derneklerimiz kendi şehirlerinde tıpkı tarif ettiğimiz gibi, kimsenin emri ve boyunduruğu altına girmeden yasalar çerçevesinde son derece verimli çalışmalara imza atıyorlar. Bu vesileyle her birini ayrı ayrı kutluyor, sevgi ve selamlarımı yolluyorum. Yeter mi? Tabiki yetmez. Dernekçiliğe, mesleğe gönül vermiş biri olarak en azından benim için yetmez. Her şeyden önemlisi mesleğin geleceği için yetmez. Çalışma içinde olduklarımız, yani yolda olanlarda var ama daha çok olmalıdır. Bu yönde çalışmalara kesinlikle devam edilmelidir. Saygılarımla.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

banner97

banner82

banner83