Denizin çekilmesinin deprem habercisi olmadığını belirten Jeofizik Mühendisi Prof.Dr. Övgün Ahmet Ercan, ancak yakın gelecekte Akdeniz'de 7 ve hatta daha büyük deprem beklediğini söyledi. 

Akdeniz'de Cuma ve Cumartesi günleri, aralıklarla meydana gelen deprem ve artçı sarsıntılar ile birlikte 2 günden bu yana Akyaka'daki denizin çekilmesi tedirginliğe neden oldu. Jeofizik Mühendisi Prof.Dr. Övgün Ahmet Ercan, yaptığı açıklamada deniz çekilmesinin genellikle dağdaki esinti yönünün değişmesine neden olduğunu söyleyerek "Karadan denize vuran esintiler denizin çekilmesine sebep olabiliyor. Bu tür olaylar bu mevsimde Akdeniz ve Marmara Denizi'nde sıkça görülür. Bunun depremle bir ilgisi yok. Fakat yakın bir gelecekte Akdeniz'de büyük bir deprem bekliyorum" diye konuştu. 

Akdeniz'deki Girit- Rodos ve Fethiye fayının son 6 yıldır çok etkin olduğuna dikkati çeken Prof.Dr. Ercan, bu bölgenin, daha büyük bir depremin hazırlığı içerisinde olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Bu 5.4 veya 5.3'lük depremler daha sonra gelecek daha büyük bir depremin belirtileri. Bu büyük deprem yaklaşık 25-30 kilometre derinlikte yaşanacak. Şiddeti de 7 ve hatta daha üzeri bile olabilir. Çünkü o bölgedeki 5 civarındaki depremler bunun habercisi. Son 5 yıldır Afrika'nın Anadolu altına ve Ege Denizi, İyon Denizi altına dalması yılda 3.5 santimetreydi. Bu rakam şimdi 5 santimetreye kadar hızlandı. Bunun yüzer yuvar dediğimiz sığ magmadaki çevrim akımlarındaki değişim ve basınçtaki değişimlerden kaynaklandığını sanıyoruz."

Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Deprem ve Jeoteknik Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mehmet Zakir Kanbur geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamada, 1’inci derecede deprem kuşağında yer alan Batı Akdeniz için uyarıda bulunmuştu. 

Antalya, Isparta ve Burdur üçgeninde yaşanabilecek depremlerle ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Kanbur, en tehlikeli beklentinin ise Burdur fay sistemi olduğunu açıkladı.

Burdur’da 1914 yılında meydana gelen 7.1 büyüklüğündeki depremin üzerinden tam bir asır geçtiğini belirten Doç. Dr. Kanbur, "Burada geçmişte olduğu gibi büyük bir deprem bekliyoruz. Burdur ve Isparta’yı etkileyen bir deprem olacak. Richter ölçeğine göre 6-7 arasındaki bir büyüklüğünde olabilir" dedi. 100 yıldır fay hattı üzerinde bir baskı oluştuğunu aktaran Doç. Dr. Mehmet Zakir Kanbur, "Oraya sürekli enerji birikiyor. Kırılmadığı için de sürekli baskı oluşuyor. Tarih vermek mümkün değil ama güneyde olacak depremden daha yakın zamanda olabilme ihtimali yüksek. Burdur fayının kırılması halinde Isparta da zarar görür. Çünkü aradaki mesafe 20 kilometre yok. 1914 depreminde de Isparta kayıplar vermişti" diye konuştu.

Batı Akdeniz’in ciddi bir deprem riski altında olduğunu vurgulayan ve Antalya, Isparta, Burdur üçgeninin her zaman depremle yüzleşebileceğini aktaran Doç. Dr. Mehmet Zakir Kanbur şöyle konuştu:

"Ağlasun ilçesinde 4.2 büyüklüğündeki son deprem güneyde başlayan yeni bir etkinliğin habercisi. Burada Aksu fayı var ve sürekli geriliyor. Ama bir gün kırılacak. Kırıldığı an Antalya’da büyük tehlike altında. Bu fay Kuzey Kıbrıs’tan gelen bir yapı. Antalya’dan kuzeye doğru dönüp Isparta’ya doğru uzanıyor. Son kısmı Eğirdir Gölü’nde bitiyor. Orada hiçbir etkinlik yok iken Ağlasun fayının hareketiyle bir etkinlik başladı ve devam ediyor. Dolayısıyla Antalya- Eğirdir arasında başka depremlerde olabilir. Çünkü burası gerilmenin olduğu bir yer. Sürekli itiliyor, bir noktada da kırılacak. Bu parça ne kadar uzunsa o kadar büyük bir deprem olacak. Aksu fayı harekete geçerse Antalya, Isparta’dan daha büyük tehlike altında. Çünkü Antalya’nın deniz tarafındaki kısmında zaten deprem oluyor. Kara tarafında deprem olmuyor. İlk kez güney bölüm de Ağlasun depremi ile etkinlik başlattı. Dolayısıyla bu sistem harekete geçmiş ise Antalya’da deprem açısından önemli bir yer haline geliyor."