'Haklarını bilmeyenler kullanamazlar. Bilgi güçtür, kadını özgür olmayan bir toplum özgür değildir. Mustafa Kemal Atatürk’ ün liderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti kadınsız aydınlanmanın başarılamayacağını görmüş ve kadın hakları konusunda öncü devletler arasında yer almıştır. Ancak ; Lozan’ı içine sindiremeyen sömürgeci devletler ve yerli işbirlikçilerinin son yıllarda oluşturdukları yönetim anlayışı,kadını dolayısıyla toplumu aydınlatmayı hedefleyen çabaları yavaşlatmış , durdurmuştur. Ülkemiz emperyalizmin ve onun güdümünde serpilen gericilik, bölücülük ve ırkçılığın saldırılarıyla karşı karşıya kalmıştır. 

Bugün Türkiye’de hala kadın-erkek ayrımcılığı, kadını eve kapatan,başına türban geçiren yobazlık,tutuculuk,töre cinayeti,berdel,başlık parası,şiddet,baskı ve her yönden eskimiş bazı gelenekler kadınları ötekileştirmeye devam etmektedir.

Kadınlarımız yoksuldur. Kadınlarımız eğitimsizdir. Kadınlarımız erkekler göre daha az ücretle çalıştırılmaktadır.  Kadınlarımız şiddet görmektedir. Kadınlarımız inanca, töreye ve geleneğe kurban edilmektedir. Kadınlarımız çocuk yaşta caizdir fetvalarıyla cinsel istismara uğramaktadır.

Kadının özgürlüğünü türbana indirgeyenler,  Amerika Irak’ı,  arap ülkelerini ne kadar özgürleştirdiyse kadınlarımızı ancak o kadar özgürleştirecektir.

Çağdaş bir Türkiye, kadının tüm yaşamında eşit ve özgür yol almasıyla mümkün olacaktır. Kadına yapılan haksızlığı,şiddeti,ayrımcılığı kınıyoruz.Kadın çalışanların çalışma koşullarının iyileştirilmesini,çağdaş bir toplum için bilimsel eğitimin,sanatsal,kültürel çabaların yaygınlaştırılmasını,kamunun sosyal ve kadını koruyucu tedbirler almasını,geliştirmesini savunuyoruz. Bir günde olsa 'Yaşasın Dünya Çalışan Kadınlar Günü'.'

                                                                                              

Atatürkçü Düşünce Derneği yönetim kurulu, dünya kadınlar gününü kutladıktan sonra, Çetin Emeç ile ilgili basın açıklaması yaptı.

ADD'nin açıklaması şu şekilde:

'Bundan 26 yıl önce Türk Gazeteciliğinin en önemli isimlerinden Çetin Emeç’i hain bir suikaste kurban verdik. Çetin Emeç; hain teröristlerin hedefi haline gelmiş, çok değerli bir Cumhuriyet aydınıydı. Atatürk ilkelerine ve Cumhuriyetin değerlerine yürekten bağlıydı; tetikçiler yakalandılar; cezaevine atıldılar ama ne yazık ki bizim devletimiz bu tetikçileri yönlendirenlerden bugüne kadar hesap sorabilmiş değildir.

Suikastten sonraki yıllar içinde; hiçbir araştırma yapılmaması, elle tutulur hiçbir şey bulunamaması ne yazık ki Turan Dursun,Bahriye Üçok ve Uğur Mumcu gibi benzer aydınlarımıza yönelik suikastlere destek ve cesareti artırmıştır. 07 Mart 1990 yılında; Suadiye’ deki evinden işine gitmek için çıktığı sırada bindiği araba içerisinde   şoförü  Sinan Ercan’ la birlikte öldürülen gazeteci-yazar Çetin Emeç’ i  26.ölüm yıldönümünde saygı ile anıyoruz. Her ne sebeple öldürülürse, hangi karanlık güçlere hizmet etmek amacıyla bu işi yaparlarsa yapsınlar şunu biliyoruz ki ; gazetecinin işi bitmiyor,gazetecinin arkasında bıraktığı bayrağı birileri mutlaka alıyor,bir yere taşıyor.

Atatürkçü Düşünce Derneği Alanya Şubesi olarak; kendisini ve kalem arkadaşlarını asla unutmayacağımızı, unutturmayacağımızı, Türk basınının bu kara gününde , tüm basın mensuplarımızın yanında olduğumuzu; suikastın arkasındaki herkes tarafından bilinen zihniyete karşı mücadelemizi asla bırakmayacağımızı tüm kamuoyuna duyuruyoruz.'