Evren kurtoğlu-İlçe Sekreteri,

Mehmet Demiryürek-İlçe Saymanı

Leyla Suna Yurtduru-Örgütlenme Sorumluluğuna

Nuran Menteş,Tahir Sertkaya,Tuğfan İlhan,Eren Yurt, Safiye Serpil Ezer,Bekir Direl, Suat Uzun,Gültekin Yeşilli yönetim kurulu üyeliklerinde görevlendirildiğini belirten Vatan Partisi Alanya İlçe Başkanı Hasan Faru Kurtoğlu “dünden daha güçlü ve daha kararlıyız” dedi.    “Alanya’mızda, bölgemizde, ülkemizde yaşanan sorunlara karşı mücadelede önümüzdeki gönlerde Vatan Partisi’ne birçok görev düşecektir” diyen Kurtoğlu yaşanan sıkıntıların nedenlerini resmin bütününe bakarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Vatan Partisi Alanya İlçe Başkanının gerçekleştirdiği basın toplantısının başlıkları ve gündeme ilişkin görüşleri şöyle: 

"Bölücü Teröre ve Bölücü Anayasaya Karşı Mücadele Tek Cephedir"

Bölücü Teröre ve Bölücü Anayasaya karşı mücadele, aynı cephedir, tek cephedir. Her iki mücadelede de, Vatan Savaşı mevzisindeyiz. Karşımızda öncelikle ABD var. Bölücü Terör örgütünü Türkiye’nin üzerine süren de ABD, Bölücü Anayasayı Türkiye’ye dayatan da ABD’dir. Özetle Vatan Savaşı stratejisi izliyoruz. Vatan Savaşından Millî Hükümete ilerliyoruz.

Yeni Anayasa adı altında 2004 yılından beri gündeme getirilen dayatmaya bakıyoruz, dört canlı bomba var:

Bir: Türk milletini Anayasadan çıkartmaya kalkıyorlar.

İki: Özerklik yapıp vatanı bölme sürecini fitilleyecekler.

Üç: Tarikatları cemaatleri yasallaştırmak istiyorlar.

Bu üç noktada AKP ile CHP ve HDP arasında üstü örtülü bir anlaşma var. MHP ise, yalnız tarikatların yasallaştırılması konusunda bu Cumhuriyet ve Vatan karşıtı anlaşmanın içindedir. Anlaşmanın örtüsü ise, “Darbe Hukukunun temizlenmesi” diye özetleniyor. Burada da Ergenekon-Balyoz sürecinden bu yana birlik halindeler. Dördüncü olarak, Tayyip Erdoğan’ın Başkanlık Sistemi ısrarı var. Orada ayrılıyorlar, ancak Yeni Anayasa girişiminin esası, Başkanlık Sistemi değil, vatanı bölmek ve Atatürk Devrimini yıkmaktır.

Ancak ABD ve İsrail’in bu girişimi bozguna uğratılmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Güvenlik güçlerimizin ve Köy Korucularımızın 24 Temmuz 2015’ten bu yana yürüttükleri fedakar mücadele sonucu, PKK Terör Örgütünün beli kırılmıştır. Yeni Anayasa girişiminin Türk milleti ve vatanını hedef alan maddeleri, PKK’nın talepleriydi. Şimdi o talepler PKK ile birlikte hendeklere gömülmektedir. Ve o talepleri hendekten çıkarabilecek güç bulunmuyor.

Özellikle AKP ve CHP, kısmen MHP, bocalayan güçler konumundalar. AKP iktidarı, 24 Temmuz’da Türk Ordusu Bölücü Teröre karşı silahlı harekâta başladıktan sonra, Açılım’dan vazgeçti ve Vatan Savaşını destekliyor. Bu, olumlu bir gelişmedir ve Vatan Partisi’nin başarısıdır. Ancak AKP, bölge siyasetinde ve Rusya ilişkilerinde düşmanın siyasetlerine alet oluyor. Ayrıca ABD ve İsrail’in Bölücü Anayasa dayatmasının hizmetinde. CHP yönetimi, Bölücü Teröre karşı mücadele cephesinde yok, ABD’nin güdümünde ve PKK’ya yakın duruyor. Anayasa mevzilenmesinde de, ABD ve AKP’nin yanındadır. Bir tek Başkanlık rejimi konusunda AKP’den ayrılıyor. MHP, Bölücü Teröre karşı duruyor ve Başkanlık rejimine de karşı. Ne var ki, Bölücü ve Gerici Anayasa girişiminin gerici yönünde AKP ile birlikte. F Cemaatine kucak açıyor. Dış siyasette de Atlantik denetiminden kopamıyor. AKP, CHP ve MHP’nin Vatan Savaşı mevzisinde tutarlı olarak yer almalarına hizmet eden siyasetler izliyoruz. Yapıcı olacağız. Milletin en geniş güçlerini Türkiye cephesinde birleştireceğiz. HDP’yi PKK’dan ayıran siyasetler ise, hayalcidir ve milleti aldatır. Böyle bir ayrım gerçekte yok. Bu ayrımı CHP yapıyor. PKK’nın yanında olduğunu bu numaralarla gizlemeye çalışıyor.

Dün Vatan Savaşına “Saray Savaşı” diyerek cepheyi bölmeye kalkıştılar ama başaramadılar. “Saray Savaşı” bozgunculuğu bozguna uğradı. Millet vatan savaşı cephesindedir. Edirne’den Hakkâri’ye kadar milletin yüreği Mehmetçikle birlikte çarpıyor. Güneydoğumuzda yaşayan Kürt yurttaşlarımız, PKK belâsından kurtulmak istiyor ve birlik istiyor.

AKP hükümeti, Suriye ve Rusya düşmanlığı yaptığı için ve aynı zamanda Bölücü Anayasa tertibi içinde olduğu için, Bölücü Teröre karşı mücadeleyi kalıcı sonuca ulaştıracak yetenekten yoksundur. Bölücü Anayasa girişiminde olanlar, ABD’nin PKK’yı hendekten kurtarma planına alet oluyorlar. AKP’nin ve diğer sistem partilerinin Rusya ve Suriye düşmanlığı da Bölücü Terörün alan bulmasına hizmet etmektedir. Yine AKP’nin patronluğundaki Borçlanma Ekonomisi, ülke bütünlüğüne zarar vermektedir. Bu durumda Üretim Ekonomisini kuracak, komşularla ve Asya ülkeleriyle dostluğu inşa edecek bir Millî Hükümetin kurulması, hem zorunluluktur hem de kaçınılmazdır. Türkiye, Bölücü Anayasa girişimine ve Bölücü Teröre karşı mücadeleden tarihî bir kararla çıkacaktır. Türkiye yeniden Atatürk Devrimi rotasına girecektir. Bu mücadeleyi kararlı ve tutarlı olarak yürütecek bir millî Hükümetin kurulması kaçınılmazdır. Bugünkü Vatan Savaşı, Millî Hükümetle kesin ve kalıcı sonuca ulaşacaktır.