MS hastalığına ünlü etkisi

Nöroloji Uzmanı Dr. Özden Yener Çakmak, Multipl Skleroz (MS) hastalığının son dönemlerde görülme sıklığının 100 binde 30-40’tan, 60-70’e yükseldiğini belirterek, "Ülkemizde ünlü insanların bu hastalığa sahip olması, bilgi vermesi, hastalıktan bahsetmesi insanların hem biraz daha şikayetleri takip etmesini ve doktora ulaşmasını sağladı. Ünlü insanların hayatlarının hastalık sebebiyle çok etkilenmediğini, rutin yaşamlarına, konserlerine devam ettiklerini görünce hastaların beklenti ve mutluluğu da yükseldi"dedi.

MS hastalığına ünlü etkisi

Memorial Antalya Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Özden Yener Çakmak, özellikle genç bireylerde görülen, hastaları hem fiziksel hem de psikolojik olarak etkileyen Multipl Skleroz (MS) hastalığı ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.

“Hasarlı olmayan sinir hücrelerine saldırıyor”
MS hastalığının, beyin ve omurilik gibi merkezi sinir sisteminin etkilendiği nörolojik bir hastalık olduğunu belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Özden Yener Çakmak, “Bu hastalık beyin ve omuriliği etkiliyor. Ümmin normalde kendine yabancı hücrelere saldırır. Ama bu hastalarda bağışıklık hücreleri kendinden olana, hasarlı olmayan sinir hücrelerine saldırıyor. Hastalıkta bu şekilde ortaya çıkıyor” dedi.

“İlk karşılaşan belirti: görme kaybı”
Hastalığın merkezi sinir sistemini etkilediği için, beyinde ya da omurilikte plaklar oluşturduğunu söyleyen Dr. Özden Yener Çakmak, hastaların ilk karşılaştığı problemleri anlattı. Sık karşılaşan belirtinin görme kaybı olduğunu kaydeden Çakmak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tek taraflı ya da çift taraflı olabilen, bazen bulanıklık, bazen de tam bir görme kaybı olarak ortaya çıkıyor. Hastalar bazen göz doktoruna başvuruyor. Bu şekilde tanıya ulaşmakta zorluk çeken birçok hasta var. Göz doktorları görme kaybıyla gelen hastaları gördükleri zaman kendilerine ilişkin bir şey bulamazlarsa bize yönlendiriyorlar. Onun dışında beyinde etkilediği bölgeye bağlı baş dönmesi, dengesizlik, tek taraflı kolda ya da bacakta uyuşukluk, kuvvetsizlikler, konuşma bozuklukları, çift görme gibi çok değişik belirtilere sebep oluyor. Omurilik bölgesinde etkilenme varsa her iki bacakta kuvvetsizlik, uyuşukluk, hastanın idrar kaçırması, idrarda zorluk gibi problemleri olabiliyor”

“Hastalar psikolojik olarak da etkileniyor”
Hastalığın, özellikle genç kişilerde ortaya çıktığını vurgulayan Çakmak, “20-40 yaş aralığında bu hastalık daha sık görülüyor. Çoğunlukla 30’lu yaşlarda olan bireylerde MS hastalığının başladığını sık görüyoruz. Genç ve aktif döneminde olan hasta, bu kadar kronik hastalığa sahip olduğunda hem psikolojik olarak hem de hastalığın getirdiği özürlülük ile birlikte çeşitli sıkıntılar yaşayabiliyor” diye konuştu.

“Hastanın hayat kalitesini arttırmaya başladık"
MS hastalığının tedavisine değinen Çakmak, şu ifadeleri kullandı: “Bu hastalarda çok çeşitli tedaviler var. Aslında geçmiş dönemlere baktığımızda elimizin çok kısıtlı olduğunu görüyoruz. 1. basamak iğneler dediğimiz tedaviler mevcuttu. İlerleyen süreçte çok daha farklı tedavi yöntemleri ortaya çıktı. Örneğin 2. basamak ilaçlar, tablet şeklinde ilaçlar ve hastalığı baskılayan ilaçlar kullanmaya başladık. Bu şekilde de, atakların ilerleyişini önleyerek, hastanın hayat kalitesini arttırmaya başladık"
Hastalığın görülme oranının, zaman içerisinde artış yaşadığına dikkat çeken Uzm. Dr. Özden Yener Çakmak, “Bu oran eskiden çok çok düşüktü. 100 binde 30,40 kişide görülürken, şuanda 100 bin hastadan 60,70 kişiyi etkilediğini söyleyebiliriz” dedi.

“Aşınızı olun”
MS hastalarının pandemiden nasıl etkilendiğine de değinen Çakmak, çok sorulan soruların başında aşı ve iş durumu geldiğini kaydetti.
Çakmak, sözlerine şöyle devam etti: “İnsanların aklına, ‘MS kronik hastalık mıdır?’, ‘MS hastası korona virüsten dolayı çalışmayı bırakmalı mıdır?’ gibi en çok sorulan sorularla karşılaştık. Hasta ciddi bir özürlülüğe sahip değilse, korona virüs olsa da çalışma hayatına devam etmesinde sakınca olmadığını söylüyoruz. Normal korunma yöntemlerimiz nasıl maske, mesafe ve aşıysa hasta bunlara dikkat ederek günlük yaşamına devam edebilir. Covid aşısı da çok soruluyor. Korona virüs aşısının tetikleyici olduğu ile ilgili herhangi bir şey söylemek mümkün değil. Böyle bir çalışma yok. MS hastalarının covid aşısı olmasında sakınca yok. Tam tersine bir şekilde hastalığın getirdiği şeyler, hastanın semptomlarını artabileceği için ya da hastalığın kendi semptomları ölüme giden bir sürece sebep olabileceği için mutlaka bu hastaların aşılanmasını öneriyoruz”

“Ünlü MS hastaları, vatandaşların doktorlara ulaşmasını sağladı”
Çakmak, dünyada ve Türkiye’deki bazı ünlü isimlerin de MS hastası olduğuna dikkat çekerek, “Ülkemizde ünlü insanların bu hastalığa sahip olması, bilgi vermesi, bu konudan bahsetmesi insanların hem biraz daha şikayetleri takip etmesini ve doktora ulaşmasını sağladı. Aynı zamanda bu ünlü insanların hayatlarının hastalık sebebiyle çok etkilenmediğini, rutin yaşamlarına, konserlerine devam ettiklerini görünce hastaların beklentisi ve mutluluğu da yükseldi” diye konuştu.

“Sigara kullanmayın”
Sigara kullanımının bağışıklık sistemini tetiklediğini, bu sebeple MS hastalarının da sigara kullanmaması gerektiğinin altını çizen Çakmak, “Ailesinde MS hastası olan kişilerin genetik faktörlerini düşündüğümüzde mümkünse sigara kullanmamalarını öneriyoruz. Bu hastalık da genetik yatkınlık söz konusu ama bu kalıtsal bir hastalık değil. Sizde bu hastalık olduğunda mutlaka çocuğunuzda olacak diye bir şey söz konusu değil. Ailesinde MS hastası olan kişinin, MS olma ihtilalimi normal popülasyona göre biraz daha yüksek. İnsanların en çok bildiği ve korktuğu aşılanma. Çocukluk çağında bazı aşılar hepatit B, tetanoz gibi bir şekilde tetikleyip bu hastalığa yatkınlığı arttırabilir gibi çalışma var. Hiçbiri yüzde 100 kanıt göstermiyor. ‘Yüzde 100 tetikliyor, bu aşıyı olmayın’ demek asla mümkün değil” ifadelerini kullandı.

"Bu hastalıktan korkmayın"
‘MS ölüm riski olan, hastanın hayat süresini kısaltan hastalık değil’ değil diyen Çakmak, “Günümüzde hem erken tanı hem de etkin tedavilerle bir şekilde hastalar tamamen normal insanlar gibi yaşamlarına devam edebiliyorlar”dedi.

"Akdeniz türü beslenme"
Şu veya bu yiyeceklerin MS’i tetikler gibi bir durumun söz konusu olmadığını dile getiren Çakmak, “Bütün hastalıklarda olduğu gibi Akdeniz tipi beslenme MS’de de öneriliyor. Balık, yeşil yapraklı sebzelerle beslenmek hem MS’in oluşumunu geciktirdiği gibi atakların da oluşumunu sıklığını azaltmaya yardımcı olabilir” açıklamalarında bulundu.

banner111

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner97

banner82

banner83