'Basın bayramı değil, mücadele günü oldu' diyen Coşkun'un açıklaması şöyle:

"Bundan 113 yıl önce, 24 Temmuz 1908 tarihinde basında sansürün kaldırılması ile demokrasi ve özgürlük yolunda önemli bir adım atılmıştır. Haber alma hürriyetinin dönüm noktası olarak nitelendirebileceğimiz bu adımın bir göstergesi olarak, her yıl 24 Temmuz günü “Gazeteciler ve Basın Bayramı” olarak kutlasak da; aradan geçen 113 yıllık gibi uzun bir sürede, basının, medyanın temel, yapısal sorunları değişmedi, günümüzde ise; ne yazıkki ağırlaşarak devam etmekte!.. 

Günümüzde sansürün biçimi, bu topraklarda 113 yıl önceki gibi olmasa da şekil değiştirdi. 
Artık; ekonomik sıkıntılar, ekonomik yaptırımlar, Türk basını’nın, Anadolu’da yerel medyanın önündeki en büyük tehdit!.. 
Tüm bunların üstüne, iletişim çağının getirdiği yenilikler, teknolojik dönüşümler, maddi problemlerin üzerine, dijital çağa, yeni medya süreçlerine uyum gibi gereklilikleri de zorunlu kılıyor...
Akdeniz bölgesindeki meslektaşlarımız da, tüm yurt genelinde olduğu gibi, medyadaki sorunları yaşıyor. Giderlerin sürekli arttığı, gelirlerin azaldığı, bayram öncesinde bir de tasarruf tedbirleri şokunu yaşayan yerel basın, tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen, bölgemizin sesi, illerimizin gözü- kulağı olma görevini sürdürüyor. 

Akdeniz’den sesleniyoruz; beklentimiz, 24 Temmuz’lardaki basına yönelik o sıcak mesajların, olumlu dil’in, bu ilginin, klasik bir gün kutlaması olmaktan öte, “somut kazanımlara dönüşmesi’dir..”
Hep söylediğimiz gibi; ‘fazilet adaları’ olan Anadolu basını’na mutlaka sahip çıkılmalı, desteklenmelidir. Basına verilen destek, demokrasi kalitemizin, özgürlükler çıtasının yükselmesi demektir. 
Başta; ‘basın meslek yasası olmak üzere, internet yasası’ gibi temel yasal düzenlemelerin de artık hayata geçirilmesini bekliyoruz."