Kayseri’de yaşayan aile hekimi çift Esmagül Işıldak ile Ümit Işıldak, organ nakli sayesinde yeniden sağlıklı günler yaşamanın mutluluğunu yaşıyor. 7 ay önce böbreğiyle ilgili rahatsızlığını öğrenen ve Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi’ne başvurusunun ardından eşinin böbreği nakledilen Esmagül Işıldak, "26 yıllık evliliğim en güzel hediyesini eşim bana böbreğini vererek hediye etti. Ona, minnettarım" dedi.
Esmagül Işıldak, "Halsizliklerim sebebiyle doktora gitme ihtiyacı duydum. Yapılan tetkiklerde, ortaokuldayken geçirdiğim böbrek iltihabı nedeniyle böbreğimde sıkıntılar meydana geldiğini öğrendim. Aslında çocuklukta geçirilen bu tip iltihaplar; her hastada böyle kalıcı bir etki yapmaz. Bu iltihap bende zamanla böbreğin küçülmesine ve böbrek fonksiyonlarının bozulmasına sebep olmuş" şeklinde konuştu.
6 ay gibi kısa bir sürede, 26 yıllık eşi Ümit Işıldak’ın da böbreğinin kendisine nakledildiğini söyleyen Esmagül Işıldak, "Bu duyguyu, anlatmak çok zor. Hala ben de inanamıyorum her şeyin normale döndüğüne. Bu nakil, benden ziyade eşimin gayretleriyle olan bir şey. Haberim yokken bir araştırma yapmış. Aslına bakarsanız kendimi diyaliz olmaya hazırlamıştım. Asla herhangi birisinden bir organını istemek gibi bir niyetim yoktu ama eşimin sayesinde yeniden sağlığıma kavuşabildim" ifadelerini kullandı.
"Kan grubu uyumu nakil için yeterliymiş"
Sağlık personeli olmalarına karşın organ nakliyle ilgili bir takım eksik bilgilere sahip olduklarının altını çizen Ümit Işıldak, "Sağlık çalışanı olarak, organ bağışıyla ilgili bilgimiz var. Zaman zaman da insanları organ bağışına yönlendirmeye çalışıyoruz ama özellikle son yıllardaki gelişmelerde ilk başta sağlık personeli olmak üzere hasta sahipleri dahil bir çok kişi habersiz. Yani kan grubu uyumunun organ nakli için yeterli olduğu, çoğu sağlık personelinin bilgisi dahilinde değil. Bu sıkıntılar başımıza gelmeden önce çok farklı düşünüyordum" dedi.
"Organ nakli din, dil, cinsiyet, meslek tanımıyor"
Organ naklinin dil, din, cinsiyet tanımadığı gibi meslek de tanımadığını belirten Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Esmagül Hanım ve Ümit Bey iki meslektaşım. Ümit Bey, uzun bir süre eşinin haberi olmadan bizimle irtibata geçti. Eşi için en iyisini istiyordu ve sonunda Esmagül Hanım’ı ikna ederek bize gelmeye karar verdiler. Ya siz canınızdan çok sevdiğiniz birisine böbrek yetmezliği tanısı konulduğunda önünüzdeki seçenekler nelerdir diye düşündünüz mü?" dedi.
"Organ bağışı yeterli değil"
Organ bağışı azlığına dikkati çeken Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Böbrek yetmezliğinde iki tedavi seçimi var. Olasılıklarımız ya diyalize girmek ya da nakil olmak. Peki, organ nereden bulunabilir? Yine iki olasılık var; ya vefat edenlerden bekleme listesine kayıt olabilir veya aileden birisi bağışlayabilir. Vefat edenlerden bekleme listesinde organ bulunma olasılığı nedir? Sorunun cevabı çok basit, kafanızı kaldırıp etrafınıza baktığınızda, kaç kişinin cebinde organ bağış kartı varsa olasılık o kadardır" şeklinde konuştu.
"Kadavradan yılda yaklaşık 600 kişi nakil oluyor"
Türkiye’de 22 bin hastanın bekleme listesinde ve vefat edenlerden yapılan nakil sayısının da yaklaşık 600 civarında olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Demirbaş şöyle devam etti:
"Sağlık Bakanlığı bu konuda birçok çalışma başlattı. Ancak bu zaman alan bir süreç. Ülkemizdeki organ azlığı bilgisine ulaşan Dr. Ümit Bey de canlı vericili nakli araştırmış. Canlı vericili naklin başarısını ve vericiye zararı olmadığını tıbbi belgelerle eşine göstererek onu ikna etmiş. Kısa bir süre sonra her ikisi de mesleklerine dönerek hastalarına şifa dağıtmaya başlayacak."
Güncelleme Tarihi: 04 Ağustos 2016, 13:01