Pandemi dönemi çocuklarda hareketsizliğe bağlı kilo alımına neden oluyor!

Pandemi döneminde çocuklarda hareketsizliğe bağlı olarak artan kilo alımı, yüksek tansiyon ve şeker metabolizması bozukluklarına yol açabiliyor.

Pandemi dönemi çocuklarda hareketsizliğe bağlı kilo alımına neden oluyor!
Pandemi döneminde çocuklarda hareketsizliğe bağlı olarak artan kilo alımı, yüksek tansiyon, şeker metabolizması bozuklukları ve kan lipidlerinin yükselmesine neden oluyor. Yenidoğan bebekler de dahil olmak üzere her yaştan çocuğu etkileyen yüksek tansiyon ise körlük, böbrek yetmezliği ve kalp yetmezliğine yol açabiliyor.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD ve Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Kibriya Fidan Dünya, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, salgının çocuklar üzerindeki etkilerinin, yetişkinlere göre çok daha hafif olduğunu belirtti.
Çocukların ve yetişkinlerin bağışıklık sistem elemanlarının fonksiyonunun birbirlerinden farklılık gösterdiğini aktaran Fidan, “Nitekim bu virüs enfeksiyonuyla çocukların daha iyi başa çıktıkları hatta belirti göstermeden çok daha kolay taşıyıcılar olabildikleri düşünülmektedir. Ayrıca çocukların erişkinlere göre daha çok solunum yollarını etkileyen diğer viral enfeksiyonlara maruz kalmalarının; bu enfeksiyondan çocukları korunduğu tahmin edilmektedir. Virüs vücuda girerken kullandığı bir molekülün çocuklarda daha az; yetişkinlerde ise bu molekülün daha fazla bulunması ve hatta hipertansiyonu olanların ilaç kullanımına bağlı olarak bu molekülün miktarının artması çocuklarda bu enfeksiyonun neden daha hafif atlatıldığını açıklayabilmektedir” ifadelerini kullandı.

Fidan, Covid-19 sürecinde özellikle çocukların farklı olarak etkilendiğini vurgulayarak, “Biliyoruz ki son yıllarda özellikle gelişmiş toplumlarda şişmanlık oranın artması ile paralel olarak büyük çocuklarda ve ergenlerde hipertansiyon sıklığını da giderek artmaktadır. Pandemi döneminde sosyal izolasyon sonucu sıklıkla yaşanan hareketsizlik sonuçlarından biri olarak da hipertansiyon aşırı kilo alımı ile birlikte çocuklarda artan oranda görülmektedir. Pandemi döneminde sürekli evde olan, hareketsiz kalan ve dengesiz beslenen çocuklarda hem yüksek tansiyon sorunu hem de şeker metabolizması bozuklukları, kan lipidleri yükselmesi gibi sinsi hastalıkları artırabilmektedir. Elbette yüksek tansiyon kalp hastalıkları böbrek hastalıkları, hormonal hastalıklar gibi organik nedenlere bağlı olabilir. Özellikle, aile hikayesinde kan değerlerinin yüksekliği, geçirilmiş koroner arter hastalığı, obezite, sigara içimi, şeker hastalığı gibi risk faktörleri de varsa, çocuğun sağlığı daha da kötü etkilenebilir. Bunların arasında ilk kendini belli eden tansiyon yükselmesi olabilir. Yenidoğan bebekler de dahil olmak üzere her yaştan çocuğu etkileyen yüksek tansiyon, körlük, böbrek yetmezliği ve kalp yetmezliğine yol açabiliyor. Genellikle belirti vermeyen yüksek tansiyon, baş ağrısı, baş dönmesi, burun kanaması ve görmede bulanıklık şikayetleri ile kendini gösterebiliyor” açıklamasında bulundu.

Covid -19 pandemi döneminin özellikle çocuklarda korku ve endişeye neden olabileceğini de açıklayan Fidan, “Bu yaşanan stresin ve boşlukların yerini günümüzde teknolojik araçlar Akıllı telefonlar ile diğer teknolojik araçların sınırsız ve denetimsiz kullandırılmasının çocuklarda davranış bozukluklarına neden olabilmesi yanında hareketsiz yaşamın getirdiği kilo kontrolünün yapılamaması, obezite ve hipertansiyon gibi çok ciddi risklerle karşı karşıya kalabiliriz. Özellikle pandemi döneminde eğitim sisteminin ve sınav sisteminin değişikliğe uğramasına bağlı olarak sınav stresi gibi aşırı heyecanların da çocuklarda hipertansiyona neden olabileceğini söyleyebiliriz. Bu nedenlerle ebeveyler ve biz çocuk hekimleri haklı olarak kaygılanmalıyız. Tansiyon yüksekliği genellikle çocuğun rutin muayenesi sırasında yani çocukta bir yakınmaya yol açmamışken belirlenmektedir. Ancak bazen de özellikle ani kan basıncı yükselmelerinde baş ağrısı, bulantı, kusma, kulak çınlaması, çarpıntı, aşırı terleme, yorgunluk hissi gibi belirtiler görülebilmektedir. Sonuç olarak belirti vermeden sinsice devam eden tansiyon yüksekliği pandemi dönemi ve sonrasında mutlaka dikkatle değerlendirilmelidir” ifadelerini kaydetti.

Ailelerin obezite ve hipertansiyona karşı bilinçli olmaları gerektiğini ifade ederek bu süreçte yapılması gerekenlere ilişkin bilgi veren Fidan, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Tansiyon yüksekliği; olup tedavi ve takibi olmayan çocuğun çok çeşitli sağlık sorunları yaşamalarına neden olacaktır. Aileden gelen genetik yatkınlığı olsa bile, çevresel faktörler kontrol edilerek birçok sorunun önlenebilmesi mümkündür. Bu faktörler arasında özellikle çocuğun enerji alımı ile fiziksel aktiviteleri dengelenmelidir. Mutlaka sedanter hayata son verip spor ve hareketli yaşama geçilmelidir. Büyük porsiyonlardan, fazla hamurlu, tuzlu ve şekerli besinlerden uzak tutulmalıdır. Kilosu fazla olan çocukların ailesinde genellikle birden fazla bireyin de fazla kilolu olduğu akılda tutulursa, ailenin tümünün beslenme alışkanlıklarını gözden geçirmesi, evde yeni bir yemek düzeni ve diyet oluşturulması önemlidir. Bu konuda bir diyetisyen desteği almak faydalı olacaktır. Çocuğun sadece fazla kilolarından kurtulması ve sağlıklı bir fiziksel aktiviteye kavuşması yani yaşam tarzı değişiklikleri bile tansiyon yüksekliğinin gerilemesini sağlayacaktır. Stres ve kaygıdan uzak bir yaşam sadece hipertansiyon değil diğer bir çok hastalıktan da korunmanın önemli bir yoludur”












Güncelleme Tarihi: 29 Haziran 2020, 16:29

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner97

banner82

banner83