Yabancıya mülk satışını 6 ay sonra, beş yıllığına yabancıya konut satışı yasağı getireceklerine ilişkin sözlerini twitter hesabından paylaşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Lideri Kemal Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Saray'ın zalim düzeni yüzünden insanlarımızın ev sahibi olması hayal oldu. Kiralar da şiştikçe şişiyor. Vatandaşımıza öz vatanında zulüm var. 6 ay sonra, beş yıllığına yabancıya konut satışı yasağı getireceğiz. Fiyat dengesi oluşmadan yasak kalkmayacak. Öncelik kendi insanımızdır."
"KILIÇDAROĞLU'NUN SÖZLERİNE SICAK BAKMIYORUZ"
Kılıçdaroğlu'nun yabancıya mülk satışına ilişkin sözlerini değerlendiren Alanya Emlak Komisyoncuları Derneği (ALEKOD) Başkanı Kerim Balıktay şunları söyledi:
" Türkiye'nin Akdeniz, Ege, Marmara gibi tüm kıyı kesimlerinde binlerce insan, inşaat ve emlak sektöründe ticaret yapıyor. Gayrimenkul sektörünün en önemli özelliği de turizmi 12 ay yaymaktır. Biz turizmi 12 aya yaymak istiyorsak, diğer ülkelerde yabancıya mülk satışına ilişkin alınan kararın aynısını yapmak zorunda değiliz. Daha çok nasıl turist çekebilirizin hesabını yapmamız gerekiyor. Her ne kadar daiereler satılsa da tarım arazileri satılmıyor. Yabancıya mülk satışı konusunda bir sıkıntı görmüyoruz. Yabancıya mülk satışı ülke ekonomisine ciddi anlamda ekonomi anlamında büyük katkı sağlıyor. Deniz kıyısı olan yerlerde ekonomi daha çok canlanacak. Kış turizmi için Alanya'da yabancıya mülk satışı yapılıyor ama mülk alan insanlar da 12 ay bu şehirde yaşıyor, şehrin ekonomisine katkı sunuyor. Kış gününde bile Alanya'da tüm kepenkler açık, insanlar iş yapıyor, ekmek parasını kazanıyor. En büyük gelirimiz turizm olduğu için yabancıya mülk satışı getirilecek olması yönündeki açıklamalara sıcak bakmıyoruz" dedi.
"BU POPÜLİST BİR YAKLAŞIMDIR"
Kılıçdaroğlu'nun sözlerini masaya yatıran Alanya Müteahitler Birliği (MÜTBİR) Başkanı Mustafa Küçüker,
"Dünyada sadece yabancı satışı bizim ülkemizde değil bütün ülkede olan bir olaydır. Her ülkede yabancı vatandaşları, yabancı yatırımcıları teşvik etmek amaçlı yapılan bir uygulamadır. Her ülke farklı yollar deniyor. Burada ki amaç yabancı sermayeyi ülkeye sokmak. Bunun Amerika’da kriterleri belirlenmiş, Avrupa’da kriterleri belirlenmiş. Bu olayı danışmanları tekrar incelese daha sağlıklı bir karar vereceklerini düşünüyoruz. Çünkü bu ülkemize ciddi katkısı olan bir unsur. Neticede yurtdışından direk yatırım olarak ülkemize gelen meblağlar. İnşaat sektörü lokomotif bir sektörken altında binlerce alt sektöre de hizmet veren bir sektördür. Bu sektörün komple yabancıya satışının yasaklanması bunu tamamen kesecektir. Çok sağlıklı bir durum olmayacaktır. Ekonomik açıdan bir sorunu çözeceğini düşünmemekle beraber ileriki safhalarda bunu tekrar değerlendireceklerdir. Neticede bu tabii ki kendi partisi, siyasi ortaklarıyla görüşeceğini düşünüyorum ama bir şeyi yasaklamak çözüm olmayacaktır. Şu anki amaç hayat pahalılığıysa, konut edinmekse, bunun çok daha farklı çözümleri var. Bu etkenler maalesef popülist bir yaklaşımla yabancıdan kaynaklı oluyormuş gibi bir algı oluşturuluyor. Halbuki ülkemizdeki enflasyon belli. Diğer faktörlerin üzerine gidilip onların çözümü ile ilgili uğraşmak gerekiyor. Yerli vatandaşlarımız yeterince tatil yapamıyorsa o zaman yabancı turistler ülkemize gelmesin. Sadece yerliye dönük bir piyasa olsun gibi bir mantığa giriyor bu. Ben doğru çözüm olduğunu düşünmüyorum neticede ülkemizin refahı için her türlü yardım sağlanıyor ama bu maalesef çözüm odaklı bir uygulama olmayacaktır. Faydasından çok zararı olacak bir uygulamadır. İnşallah kurmayları da bunu kendi aralarında tekrar istişare ederler. 2005 yılında buna benzer bir film gördük. Tapu yasası iptal edildi o zaman yüzlerce firma yabancıya satış odaklı bir sürü firma iflas etti. Herkes yatırım yapıyordu çoğu iflas eden insanlar ise hapse girdi ödemeleri yapamadılar, ciddi bir ekonomik kayıp oldu, hem de Türkiye imajı algısını düzeltmek bize çok ciddi zorluklara mahal oldu."
