Hakkari ilimizin Dağlıca bölgesindeki hain saldırı canımızı bir kez daha yakıp yüreklerimize bir kor gibi düştü. Sizlerle acımızı paylaşmak isterken bir acı haberde bu sabah Iğdır ilimizden geldi.Ülkemizin birlik ve beraberliğini sağlamak için görev yaparken şehit düşen askerlerimiz ve polislerimize rahmet,yaralılarımıza acil şifalar,yakınlarına sabırlar diliyoruz. Bu ülkede hiçbir ayrımcılığa uğramadan üst seviyelere kadar çıkabilen toplumun bir kesimini temsil ettiği iddiasındaki teröristler yine ocaklara ateş düşürdüler.

Açılım diyerek PKK’nın güçlenmesine, kentleri, köyleri, yolları, dağları silah ve patlayıcı depolayıp dehşet dolu günlere kolayca hazırlanmasına sebep oldular. Bugün ki kanlı çatışmalar açılım adı verilen süreçte PKK’nın ne kadar yol aldığını, bölgeyi silah deposuna çevirdiğini ve korkunç tuzaklar hazırladığını göstermektedir.

Ordumuzun, Emniyetimizin ve Dışişlerinin yetişmiş kadroları yok edilmiş, Basiretsiz dış politikalar sonucu kralbet Suriye terörist yatağına çevrilmiş, sahile vuran mülteci çocuğun cesedinden bile, sebep olanlar nemalanmak istemişlerdir.

GES(Genelkurmay Elektronik Sistemleri) nin MİT’e bağlanmasıyla askerin istihbarat ağı koparılmış, olaylar ve şehitler bundan sonra artmıştır. Güvenlik güçlerimizin eli kolu açılım diye bağlanmış, iktidara bağlı Valiler eliyle asker ve polisimiz etkisiz ve yetkisiz hale getirilmiştir. Meydana gelen her olayda MİT’in istihbaratı olmadığı ortaya çıkmıştır.

Saat: 14:45 de başlayan saldırıdan haberdar olması gereken kişiler hiçbir şey yokmuş gibi Milli maçta boy göstermiş, maçın sonlarına doğru yeni haberleri olmuş gibi oskarlık bir performans ile şimdiye kadar ne işe yaradığını bir türlü anlayamadığımız güvenlik zirvesini toplamışlardır.

Devletin başı aynı akşam yandaş TV’lerde 400 vekil verseydiniz bunlar olmazdı, Anayasayı değiştirebilirdik diyerek Özerklik mi, Bağımsızlık mı ne olduğunu bilemediğimiz bir açıklama yapmış, bunu haber yapan gazeteye Atatürk ve ordu karşıtı Twettler atan bir milletvekili öncülüğünde partililerce öyle demedi diyerek baskın yapılmış tüm dünyanın tepkisini çekmiştir. Bağımlı basında bile baskıların ne boyutta olduğu ortaya çıkmıştır.

Kısacası bugün ki durumun en büyük sorumlusu Terörist ile görüşen, pazarlık yapan bundan maddi ve manevi açıdan nemalananlardır. Yani bugün ki iktidar ve terör örgütüdür.

Bizler Balyoz, Ergenekon, Askeri casusluk gibi uydurma davalara karşı çıkarken Oslo, İmralı ve Dolmabahçe’de verilen sözleri kastediyorduk. O sözleri doğrulayan da yine iktidar makamında olanların basına yansıyan söz ve davranışlarıdır. Tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, kederli ailelerine başsağlığı diliyoruz. Şehitlerimizin bizler için hayatlarını vermelerinin değeri karşısında aziz hatıraları önünde saygıyla bir kez daha eğiliyoruz.

Yüce Türk Milletinin başı sağolsun. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.