'Biz öğretmenler icraat istiyoruz'

Türk Eğitim Sen (TES) Antalya 2 Nolu Şube Başkanı Burhan Ulu dün Atatürk Anıtı önünde 24 Kasım Öğretmenler Günü sebebiyle bir basın açıklaması yaptı. Ulu, "150 şehit öğretmenimizi asla unutmayalım. Onlar ki bu ülkenin geleceği için sadece beyinlerini değil,yüreklerini ve canlarını ortaya koydular" dedi.

'Biz öğretmenler icraat istiyoruz'

TES Antalya 2 Nolu Şube Başkanı Burhan Ulu 24 Kasım açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Başöğretmenlik ünvanını kabul etmesi nedeniyle her yıl kutlanan Öğretmenler Günü nedeniyle tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Gününü kutluyoruz. Söze başta ulu önder ATATÜRK olmak üzere tüm şehit öğretmenlerimizi saygıyla, rahmetle ve minnetle anarak başlamak istiyoruz. 24 Kasım Öğretmenler Günü salonlarda, okullarda, bakanlık binalarında kutlanıyor. Biz de diyoruz ki 150 şehit öğretmenimizi asla unutmayalım. Onlar ki bu ülkenin geleceği için sadece beyinlerini değil,yüreklerini ve canlarını ortaya koydular. Hepsi için ayrı ayrı yüreğimiz yanıyor. Hiçbirini unutmadık, unutturmayacağız.

'Milli ve manevi değerlerimize sahip çıkacağız'
 
Son günlerde gündemde olan andımız konusuna değinmek istiyoruz. İlkesi önce ülkesi olan Türk Eğitim Sen olarak bizi biz yapan milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Kimse bizi Türklükten, doğruluktan.çalışkanlıktan ve varlığını Türk varlığına armağan etmekten alıkoyamayacaktır. Başında milli ifadesi bulunan MEB Andımızla ilgili mahkemeye verdiği temyiz dilekçesinde “Türkler kendi çağdaşı unsurlara göre  ulus bilincine en geç ulaşan topluluktur.” İfadesiyle bir skandala daha imza atmış oldu. Buradan MEB’e hatırlatmak istiyoruz, Türkler tarih boyunca insanlığa milli olma dersi vermiştir. Eğer Türkler Millet bilincine geç ulaşan bir topluluk olsaydı 16 Türk devleti nasıl kurulacaktı? Kurtuluş Savaşı gibi bir destanla büyük bir millet olduğunu tüm dünyaya ispatlamamış mıdır? Gelen tepkiler üzerine MEB, dilekçeyi hazırlayanları görevden almıştır. Biz, bakanlık verdiği temyiz dilekçesini geri çeker ise ancak o zaman gereğini yapmış olur diyoruz.

'Ek zam kaçınılmazdır'
 
Biz öğretmenler, 24 Kasımlar da hamasi nutuklar ve süslü sözlerden ziyade icraat istiyoruz. Şu herkes tarafından çok iyi bilinmelidir ki öğretmene verilen değer, aslında çocuklarımıza verilen değerdir. Son yıllarda 24 Kasım öncesi okullara gönderilen yazılarda öğretmenlerin hediye kabul etmemeleri konusunda uyarılarda bulunularak öğretmenler zan altında bırakılmakta ve itibarları sarsılmaktadır. Biz öğretmenler olarak devleti temsil eden bütün kurum ve kuruluşlarda makam ve mevkileri işgal eden kimselerin hediye kabul etmesini zaten etik bulmuyoruz. Türk Eğitim Sen olarak, torpile ve mülakata son verilerek öğretmen ve idareci atamalarında objektif değerlendirmeler yapılmasını ve liyakatin öne çıkmasını istiyoruz. Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik uygulamasına son verilmesini istiyoruz. Okulda asgari ücretle çalışan bir hizmetliden daha az maaş alan bir ücretli öğretmene hangi itibarı verdiğinizi iddia edebilirsiniz. Yıllardır dile getirdiğimiz Okul Öncesi ve Sınıf Öğretmenlerinin haftalık ders görevi 18 saat iken atölye ve laboratuar öğretmenlerinin haftalık okutmak zorunda olduğu 20 saatlik dersin branş öğretmenlerinde olduğu gibi 15 saat olmasını istiyoruz. Ayrıca DYK ve İYEP şartlarının eşitlenmesini istiyoruz. Öğretmenler Günü'nde, söz verilen 3 bin 600 ek göstergenin içi boşaltılmadan verilmesini istiyoruz.
 
Öğretmenlerin ekonomik durumlarına baktığımız zaman üst üste gelen ağır zamlar sonucunda öğretmen maaşları erimiştir. Artan enflasyon karşısında ek zam kaçınılmazdır. ”Öğretmen, Cumhurbaşkanından bile önce gelir.” diyen Atatürk’ün çizgisinden hareket edilerek öğretmen maaşlarına da cumhurbaşkanı maaşına yapılan  26’lık zammın öğretmenlere de verilmesini istiyoruz.  Vergi dilimi işkencesine de son verilmelidir. Son yıllarda öğretmene şiddet gündemden düşmemektedir. Öğretmenin güven içerisinde huzurlu bir şekilde çalışabilmesi için yasal çalışmaların yapılmasını istiyoruz. Son olarak öğretmenin itibarı MEB’in namusudur diyoruz. İlkesi önce ülkesi olan Türk Eğitim Sen çatısı altında Mustafa Sabri Seviciler, Şeyh Sait düzenlemesi yapanlar, Kadir Mısıroğlu müptezellere sahip çıkanlar asla barınamaz. Biz memleket sevdalısı, her şeyden önce vatan diyen, bayrak diyen, menfaat için eğilmeyen, kula kulluk etmeyen cesur insanların bir araya geldiği bir teşkilatız. Bu değerlere sahip çıkan tüm arkadaşlarımızı bizlere omuz vermeye davet ediyoruz. Ve inadımızdan değil inancımızda 'Ne mutlu Türk'üm diyene' diyoruz."

Güncelleme Tarihi: 25 Kasım 2018, 10:11

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner97

banner82

banner83